You are currently viewing Dernekler Yönetmeliği’nde Yapılan Son Düzenlemeler

Dernekler Yönetmeliği’nde Yapılan Son Düzenlemeler

21 Ekim 2021 tarihinde yayımlanan 31635 sayılı Resmi Gazete ile Dernekler Yönetmeliği’nin 21 maddesinde değişiklik yapılmıştır. Özellikle derneklerin genel kurulun ve yönetim kurulunun toplanması, derneklerin yurt dışına yardım faaliyetinde bulunması ve derneklerin denetimi ile ilgili birçok değişiklik yapılmıştır.

I- Dernek Genel Kurulu ve Yönetim Kuruluna İlişkin Yapılan Düzenlemeler

Resmi Gazete’de yayımlanan son düzenleme ile dernekler hukuku alanında yapılan en büyük değişiklik dernek genel kurul ve yönetim kurulu toplantıları açısından gerçekleşti. Özellikle dünyayı ve ülkemizi etkileyen korona virüs (COVİD-19) salgınından dolayı diğer kuruluşlarda olduğu gibi dernekler de genel kurul yapmakta zorlanmaktaydı. Hem gelişen teknolojinin buna imkan sağlaması hem de salgının etkilerinden dolayı son düzenleme ile birlikte derneklerin genel kurullarının elektronik ortamda yapabilmelerinin önü açıldı. Dernekler Kanunu’nun ek madde 2’de yer alan “Bu Kanun ve 22/11/2001 tarihli ve 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’na göre derneklerle ilgili her türlü kayıt ile iş ve işlem elektronik ortamda da yapılabilir. Bu maddenin uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar İçişleri Bakanlığınca çıkarılan yönetmelikle belirlenir.” hükmüne dayanarak İçişleri Bakanlığı, Dernekler Kanunu “Toplantı Usulü” başlıklı 15. Maddesinin devamına “Genel kurul ve yönetim kurulu toplantılarının elektronik ortamda yapılması” başlıklı madde eklenmiştir.

Getirilen düzenlemeye göre dernekler, genel kurul yapılmasına ilişkin alınan yönetim kurulu kararında ve genel kurul ilanında genel kurulun hangi yöntemle yapılacağı belirtir. Genel kurul ve yönetim kurulu toplantılarını yalnızca Bakanlık Bilgi Teknolojileri Genel Müdürlüğü tarafından uygun görülüp onaylanan elektronik sistemler üzerinden elektronik olarak yapabileceklerdir. Elektronik ortamda yapılacak dernek genel kurul veya yönetim kurulu toplantılarına katılacak üyeler sisteme, güvenli elektronik imza veya iki faktörlü kimlik doğrulama sistemi kullanarak giriş yaparlar. Kullanılacak elektronik sistemlerin, fiziki ortamda yapılan toplantılardaki divan oluşturma, oylama, söz alma, önerge verebilme ve benzeri tüm işlemlerin elektronik ortamda da yapılabilmesini sağlayan tasarım, yedekleme ve mevzuata uygun arşivleme kapasitesine; yetkisiz erişimlere ve saldırılara karşı gerekli ağ ve sistem güvenliğine sahip olması gerekmektedir.

Kanunda, Türk Medeni Kanunu’nda, bu Yönetmelikte ve derneklerin kendi tüzüklerinde yer alan genel kurul ve yönetim kurulu toplantılarının fiziki ortamda gerçekleştirilmesine yönelik bütün usul ve esaslar elektronik ortamda yapılan toplantılar için de geçerlidir. Fiziki ortamda gerçekleştirilen toplantıların mevzuata aykırı yapılması durumunda uygulanan yaptırımlar elektronik ortamda yapılan toplantılar için de geçerlidir Elektronik ortamda gerçekleştirilen toplantılara ilişkin her türlü bilgi, belge ve kayıt dernek tarafından muhafaza edilir. Elektronik ortamda yapılan yönetim kurulu toplantısında alınan kararlar, fiziksel ortamda yapılan yönetim kurulu karar defterinden ayrı olarak tarih ve sıra sayısı ile elektronik ortamda saklanır.

Getirilen son düzenlemede dernek genel kurullarına ilişkin bir diğer değişiklik ise süreler açısından yapıldı. Düzenlemeden önce şubeler otuz gün içerisinde şube genel kurul sonuç bildirimini mülki idare amirliğine ve genel merkeze bildirmesi gerekirken getirilen değişiklik ile birlikte bu süre kırk beş güne çıkartıldı. Aynı şekilde derneklerin genel kurul sonuç bildirim tutanağını ilgili mülki idare amirliğine bildirme süresi de otuz günden kırk beş güne çıktı.

II- Derneklerin Yurt Dışına Yaptıkları Yardımlara İlişkin Yapılan Düzenlemeler

Dernekler Yönetmeliği’nin 18 ve devamında yer alan maddelere eklenen ve yapılan değişikliklerle derneklerin yurt dışına yapacakları yardımlar ile ilgili düzenlemelere gidilmiştir. Düzenlemelere göre; dernekler yurt dışında yardım faaliyetinde bulunacaklar ise yardım yapmadan önce mülki idare amirliğine bildirimde bulunmak zorundadır. Yabancı dernekler ile yabancı vakıfların ve kar amacı gütmeyen kuruluşların şube ve temsilciliklerinin genel merkezine ve yurt dışına gönderdiği para ve yardımlar için de aynı şekilde bildirimde bulunulması zorunludur. Ancak gecikmesi sonucu ortaya başka mağduriyetler çıkabileceği için afet veya acil durumlarda bildirim afet veya acil durum gerçekleştiği tarihten itibaren otuz gün içerisinde yapılabilir. Aynı amaç için farklı tarihlerde yapılan yardımlar için tek bildirimde bulunulabilir. Yapılan bildirimler Dernekler Bilgi Sistemi (DERBİS) üzerinden Dışişleri Bakanlığı ile paylaşılır. Yönetmeliğin 19. maddesinde yapılan değişiklik ile bildirim şekli de değişmiştir. Buna göre “Yurt dışına yardım yapacak dernekler ve Kanunun 5 inci maddesi kapsamında faaliyet izni verilen yabancı dernekler ile yabancı vakıflar ve kar amacı gütmeyen kuruluşlar, yardım yapılmadan önce Ek-4/B’de belirtilen Yurt Dışına Yapılacak Yardım Bildirimini, yardım gerçekleştirildikten sonra ise Ek-4/C’de belirtilen Yurt Dışına Yapılan Yardım Faaliyet Sonuç Bildirimini merkezinin bulunduğu sivil toplumla ilişkiler birimine verirler.”

Yapılan yardımların parasal sınırına ilişkin de düzenlemeye gidilmiştir. Buna göre yurt dışına yapılacak yüz bin Türk Lirası veya on bin Avro veya eşiti dövizi aşan nakdi yardımlar bankalar ve diğer finans kuruluşları veya PTT aracılığıyla yapılmak zorundadır. Ancak, finansal erişimin güç olduğu ülkelere yardım yapılacaksa eğer, sayılan kuruluşlara başvurmadan mevzuata göre nakit beyan formu ile gümrük idaresine beyan edilmek suretiyle yapılabilir. Gümrükte beyan edilme suretiyle yurt dışına para çıkışı yapılan durumlarda ilgili beyan, veriliş tarihinden itibaren en geç otuz gün içinde dernek tarafından mülki idare amirliğine bildirilir.

Yardım gerçekleştirildikten sonra faaliyet sonuç bildirimi doksan gün içerisinde mülki idare amirliğine verilir. Bu bildirime, yapılan yardımların gerçekleştiğine ilişkin form ve görsel materyaller ve benzeri kanıtlayıcı belgeler eklenir.

III- Derneklerin Denetlenmesine İlişkin Yapılan Değişiklikler

Dernekler Yönetmeliği’ne eklenen beş ek madde ile derneklerin denetlenmesine ilişkin düzenlemeler getirildi. Buna göre; dernekler risk gruplarına göre düşük, orta ve yüksek riskli olmak üzere üç gruba ayrıldı ve derneklerin denetlenmesinin yapılan risk analizine göre olması esası getirildi. Risk analizi, derneklere yönelik suçtan kaynaklanan mal varlığı değerlerinin aklanması ve terörizmin finansmanı ile mücadele kapsamında genel müdürlük tarafından yapılır.  Risk analizi için belirlenen kriterler elde edilen yeni bilgiler doğrultusunda her yıl gözden geçirilir ve değerlendirilir ve risk analizi yapılmasına ve derneklerin denetlenmesine ilişkin usul ve esaslar Genel Müdürlükçe belirlenir.  Yüksek ve orta risk grubunda yer alan dernekler için denetim programları hazırlanır ve bu dernekler, İçişleri Bakanı veya mülkî idare amiri tarafından kamu görevlilerince denetlenirler. Düşük risk grubunda yer alan derneklerin mülki idare amirlerince denetletilmesi ise adli ve idari mercilerden gelen talepler veya diğer şikâyetler veya beyanname, bildirimler ve benzeri hususlar üzerinden yapılan değerlendirmeler sonucunda gerekli görülmesi halinde yapılır. Yüksek, orta ve düşük risk grubuna giren derneklerin denetimi Bakan tarafından İçişleri Bakanlığı mülkiye müfettişleri veya dernekler denetçileri vasıtasıyla gerçekleştirilir.

Ayrıca dernek denetiminin hangi kamu personelleri tarafından yapılacağı ve yapılan denetimlerin nasıl yapılacağı Dernekler Yönetmeliği ek ikinci maddede düzenlenmiştir. Buna göre denetim mülki idare amirliklerince düzenlenen eğitim programı sonunda sertifika verilen kamu görevlileri tarafından yapılmalıdır. Ancak sivil toplumla ilişkiler birimlerinde görev yapanlar ile zorunlu hallerde diğer kamu görevlilerine yaptırılacak denetimler için sertifika şartı aranmaz. Mülki idare amirliklerinin ilgili mevzuatında öngörülen hususlar saklı kalmak üzere, sivil toplumla ilişkiler birimlerinde görev yapan kamu görevlilerinin katılacağı denetim konusu dâhil olmak üzere görev alanına giren hususlarda hizmet içi eğitim programları Genel Müdürlük tarafından belirlenir veya düzenlenir. Mülki idare amirleri tarafından denetim ile görevlendirilenler, kamu kurum ve kuruluşlarından, bankalar dâhil gerçek ve tüzel kişilerden denetim görevi kapsamına giren hususla sınırlı olarak ilgili bilgi ve belgeleri istemeye yönelik yazışmaları valilikler ve kaymakamlıklar aracılığıyla yapar. Mülki idare amirlerince yaptırılan denetim sonucunda düzenlenen denetim raporlarında, ilgili mevzuata göre yapılan tespit ve değerlendirmelere, yapılması gereken işlemlere ve gerekli görülen diğer hususlara yer verilir. İlgili mevzuata ve usulüne göre düzenlenen raporlara ilişkin gerekli işlemler mülki idare amirlikleri tarafından yürütülür.

Derneklerin, dernekler mevzuatı çerçevesinde tabi oldukları yükümlülüklere uymaları ve terörizmin finansmanı risklerine karşı farkındalıklarının artırılması, iyi uygulamaların paylaşılması, tavsiye ve geri bildirimlerin alınması amacıyla derneklere bulundukları risk düzeyleri ile orantılı bir şekilde eğitim programları ve çalıştaylar düzenlenmesinin sağlanması için ek üçüncü madde düzenlenmiştir.

Derneklerin denetimi sırasında ortaya çıkan ve çözümü uzmanlığı, özel veya teknik bilgiyi gerektiren hallerde bilirkişiye başvurulmasının da son düzenlemeler ile önü açılmıştır. Dernekler Yönetmeliği ek dördüncü madde ile bilirkişi temel ilkeleri beşinci madde ile de bilirkişinin görevlendirilmesi, raporu ve ücreti düzenlenmiştir.

IV- Bilirkişilik temel ilkeleri Ek Madde 4 – (Ek: RG-21/10/2021-31635)

Derneklerin denetimi sırasında ortaya çıkan ve çözümü uzmanlığı, özel veya teknik bilgiyi gerektiren hallerde bilirkişinin görüşüne başvurulabilir. Kanunlarda bilirkişilik hizmeti verebileceği öngörülen kurumlar ile Bakanlığın, mülki idare amirliklerinin ve Dernekler Kanunu’na göre denetim ile görevlendirilenlerin talebi üzerine bilimsel ve teknik görüş bildiren kamu kurum ve kuruluşları bu Yönetmeliğin bilirkişilik ile ilgili hükümleri kapsamı dışındadır. Bilirkişiler; 3/11/2016 tarihli ve 6754 sayılı Bilirkişilik Kanununa ve anılan Kanuna dayanılarak çıkarılan yönetmeliklere veya diğer mevzuata istinaden belirlenen ya da meslek odalarınca oluşturulan bilirkişi listelerinden tespit edilir. Üniversitelerin ilgili bölümlerindeki öğretim üyeleri ile öğretim görevlileri de bilirkişi olarak görevlendirilebilir. Bilirkişi incelemesine ihtiyaç duyulan konularda bilirkişi bulunamaması ya da bilgisine ihtiyaç duyulan kişinin bu nitelikleri taşımaması halinde, inceleme yapılması istenilen konunun özellikleri dikkate alınarak, bilirkişi listelerinde kayıtlı olmayan uzmanlığa, özel veya teknik bilgiye sahip başka kişiler de bilirkişi olarak görevlendirilebilir. Çözümü uzmanlığı, özel veya teknik bilgiyi gerektiren sorun açıkça belirtilmeden ve inceleme yaptırılacak konunun kapsamı ile sınırları açıkça gösterilmeden bilirkişi görevlendirilemez. Bilirkişi; kendisinin ve evlilik bağı kalksa dahi eşinin altsoy ya da üstsoyunun, kendisi ile arasında evlatlık bağı bulunanın, üçüncü derece de dâhil olmak üzere kan veya kendisini oluşturan evlilik bağı kalksa dahi kayın hısımlığı bulunanların, nişanlısının üyesi olduğu dernekler veya iş ilişkisinin bulunduğu veya vekili, vasisi, kayyımı ya da yasal danışmanı sıfatıyla hareket ettiği dernekler ile ilgili konularda görevlendirilemez. Bilirkişi, görevi sebebiyle kendisine tevdi edilen bilgi ve belgeler ile öğrendiği sırların gizliliğini sağlamakla ve korumakla yükümlüdür. Bu yükümlülük, bilirkişilik görevi sona erdikten sonra da devam eder.

V- Bilirkişinin görevlendirilmesi, raporu ve ücreti Ek Madde 5 – (Ek:RG-21/10/2021-31635)

Bilirkişi görevlendirilmesine ilişkin talepler; Bakanlıkça yapılan görevlendirmelerde Genel Müdürlüğe, mülki idare amirlerince yapılan görevlendirmelerde ise valilik ve kaymakamlıklara bildirilir. Bu taleplerde, bilirkişinin incelemesine ihtiyaç duyulan konu ve gerekli görülen diğer hususlar belirtilir. Mülkiye müfettişlerinin bilirkişi görevlendirmesine ilişkin kendi mevzuatlarında yer alan hükümler saklıdır. Genel Müdürlük tarafından yetki verilmesi durumunda dernekler denetçileri, mülki idare amirlerince yetki verilmesi durumunda ise valilik veya kaymakamlıklardaki sivil toplumla ilişkiler birim amiri tarafından bilirkişi görevlendirilir. Bilirkişiye yemin verdirilerek bu hususa ilişkin yemin tutanağı düzenlenir. Bu tutanak, bilirkişi ve bilirkişiyi görevlendiren kişiler tarafından imzalanır. Bilirkişiye incelemenin konusu, sınırları, bilirkişinin cevaplaması gereken sorular, raporun verilme süresi ve gerekli görülen diğer hususlar yazılı olarak bildirilir. Ayrıca inceleme konusuna ilişkin belgelerin aslı veya onaylı bir sureti dizi pusulasına bağlanarak bir tutanak ile bilirkişiye teslim edilir. Bilirkişi raporunda; ilgili derneğin adı, bilirkişiyi görevlendirenlerin adı soyadı, incelemenin konusu, gerekçeli sonuç, varsa dernek zararının nedeni ve miktarı, raporun düzenlenme tarihi ile bilirkişinin adı ve soyadı, unvanı ve imzasının bulunması zorunludur. Birden fazla bilirkişi görevlendirilmesi durumunda; varsa farklı görüşler raporda ayrı ayrı açıklanır. Bilirkişi raporunun değerlendirilmesi sonucu bilirkişi raporundaki eksiklik veya belirsizliğin giderilmesi için bilirkişiden ek rapor düzenlemesi veya yazılı ve sözlü açıklama yapması istenebilir, ancak açıklama veya ek rapor için bilirkişiye ücret ödenmez. Bilirkişi ücreti İçişleri Bakanlığı Bütçesine konulacak ödenekten karşılanır. Bilirkişilere, Kanunun 19 uncu maddesinin altıncı fıkrası uyarınca Bakanlık ile Hazine ve Maliye Bakanlığınca birlikte tespit olunan esaslara göre ücret ödenir. Mülki idare amirlerince yapılan bilirkişi görevlendirmelerine ilişkin ödenek Bakanlıkça il müdürlüğüne gönderilir. Bilirkişi görevlendirilmesine ilişkin olarak Ek-28, Ek-29, Ek-30, Ek-31, Ek-32 ve Ek-33’te yer alan örnek formlar kullanılır. Bu Yönetmelikte bilirkişiliğe ilişkin düzenleme bulunmayan hâllerde 3/11/2016 tarihli ve 6754 sayılı Bilirkişilik Kanununun ve 3/8/2017 tarihli ve 30143 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Bilirkişilik Yönetmeliğinin ilgili hükümleri kıyasen uygulanır.”

VI- Dernekler Yönetmeliği’nde Yapılan Diğer Düzenlemeler

1- Yönetmeliğin 31. maddesinde düzenlenen derneklerin bilanço esasına göre defter tutma sınırı beş yüz bin Türk Lirası’nda bir milyon beş yüz bin Türk Lirası’na çıkartılmıştır.

2- Yönetmeliğin 53. maddesinde düzenlenen bakanlığın izni ile alınabilecek dernek isimlerine “şehit” ve “gazi” kelimeleri de eklenmiştir.

3- Yönetmeliğin 75. maddesinde düzenlenen sandık yönergesinin mülki idare amirliğine verilme süresi otuz günden kırk beş güne çıkartılmıştır.

4- Yönetmeliğin 92. maddesinde düzenlenen tüzük değişikliğini mülki idare amirliğine bildirme süresi otuz günden kırk beş güne çıkartılmış ve aşağıdaki fıkra eklenmiştir.

“Kanunun 23. maddesinde yer alan dernek üyeliklerinde meydana gelen değişikliklerin kırk beş gün içinde bildirilmesine yönelik yükümlülük, Üye Değişiklik Bildiriminin (Ek-27) doldurulup derneğin merkezinin bulunduğu sivil toplumla ilişkiler birimine bildirilmesi ile yerine getirilir.”

“İşlemlerin Elektronik Ortamda Yapılması” başlıklı yönetmeliğin 96. maddesine aşağıdaki fıkra eklenmiştir:

“Genel Müdürlük, dernek geçici yönetim kurulu başkanına veya dernek başkanına verilmek üzere sistemden üretilen kullanıcı kodu, parola ve şifrenin kısa mesaj veya diğer elektronik yollarla iletilmesini sağlayabilir. Dernek başkanı, yönetim kurulu kararıyla görev alanlarıyla sınırlı olmak üzere derneğin idari ve mali işlemlerinden sorumlu kişilerine Dernekler Bilgi Sistemine (DERBİS) giriş yetkisi verebilir. Yetki verilmesi durumunda dernek başkanının sorumluluğu ortadan kalkmaz.